İstanbul’da Sağlık Hizmetleri Yetersizliği 28 Kasım 2014, 13:19
İstanbul’da sağlık hizmetleri nispeten Anadalu’ya göre daha iyi fakat yine de hastanelerde yüzlerce eksik var. Herkesin dilinden düşmeyen, güzel İstanbul’a , gelişmiş İstanbul’a yakışmayacak eksiklikler.
İSTANBUL’DA SAĞLIK HİZMETLERİ YETERSİZLİĞİNE, BİR AN ÖNCE EL ATILMALI!
İstanbul’da sağlık hizmetleri nispeten Anadalu’ya göre daha iyi fakat yine de hastanelerde yüzlerce eksik var. Herkesin dilinden düşmeyen, güzel İstanbul’a , gelişmiş İstanbul’a yakışmayacak eksiklikler. Devlet hastanelerinin acil servislerinde insanlar cinnet geçiriyor çünkü doktor ve sağlık görevlileri yetersiz sayıda. Aşırı yoğunluğa hızla hizmet vermeleri, herbirine anında yetişmeleri mümkün değil. Acilde yataklar dolu diye insanlar koridorda, sedyede, ayakta kollarında serumlarla çaresiz ve bitkin bir şekilde bekliyorlar. Acil bölümü için gelen bir hastayı, bölüm yetersiz olduğu için koridorda, bekleme salonunda tedavi etmeye çalışıyorlar yahut bekletiyorlar.
Hastanelerin kocaman bahçeleri var. Yap oraya prefabrikten içine 30-40 yatak sığabilecek küçük bir ek acil servis, koy oraya da 2 doktor, 2-3 hemşire daha. Çile çektirme insanlara. Hasta insanları ordan oraya kan tahlili, röntgen, MR için bir alt kata, bir üst kata, diğer binaya yollayarak oyalayıp duruyorlar. Yok mu bunun bir çözümü kardeşim?
Çözün artık bunları! Çözemiyorsanız bulunduğunuz makamları boşa işgal etmeyin. Milletvekili olamak, bakan olmak, halka karşı sorumluluklar yükler. Halkın eziyet çektiğini göremiyorsanız, çekin gidin de bu duruma dayanamayan ve birşeyler yapmak isteyenler gelsin. Mecliste hangi vekil bunları dile getiriyor, ben hiç rastlamadım, ya siz? İşte bu sebepten dolayı, EZBER BOZMAYA GELİYORUM!
Peki biliyor musunuz, İstanbul’da ambulans için 112 Acil arandığında, bazen yaklaşık 5-6 dakika bekletildikten sonra çağrı merkezi personeline ancak bağlanabiliyorsunuz. Ölüm kalım anında bahsedilen 5-6 dakika dehşet uzun bir süredir. Devlet çağrı merkezine iki üç katı fazla personel koysa ve telefon en kısa sürede bağlansa ve insanlarımızın hayati durumlarına bir an önce müdahele edilse, olmaz mı, bal gibi olur.
Bu arada megakent denilen İstanbul’da devletin sadece 300-350 tane ambulansı var. Bu kadar büyük bir nüfusun olduğu şehirde bu kadar az ambulans olursa, tabii ki ambulanslar hastaya zamanında gelip müdahele edemez. Devlet sıfır, tam teşekküllü bir ambulansı yaklaşık 130.000TL bedelle temin edebiliyor. Bahsettiğim tutar, bugünlerde devlet büyüklerinin bir çırpıda gözden çıkardığı bir miktar. Yani devlet istese bu sayıyı çok rahatlıkla çoğaltabilecek maddiyata sahiptir. Bu arada iktidar partisine haksızlık yapmayalım, son 12 yılda ambulans sayısında oldukça artış yapmıştır ancak hala yeterli değildir. Bir ambulansın hastaya geç ulaşması, çoğu zaman hastanın yaşam kaybıyla sonuçlanabiliyor. Bugüne kadar kim bilir bu sebepten dolayı kaç insanımız hayatını yitirdi? Bugüne kadar ambulans ihtiyacınız olmamış olabilir ama yarın ihtiyacınızın olmadığına, kimse garanti veremez. Birşeylere tepki vermek için, ses çıkarmak için, itiraz etmek için illa bizim veya yakınlarımızın başından kötü birşeyler mi geçmiş olması gerekiyor? Önemli olan bu tür sorunları yaşayan halkın yanında olabilmek ve bu zorlukları yaşamadan önlem alabilmek.
Ağaçlar kesiliyor diye eylem yapan bilinçli gençlerimiz, halkım sizlere bu konu da hak vermiyor değilim. Ama gelin insanlara layık görülen bu rezalet sağlık sistemini de proteste edelim. Sağık sisteminin daha kaliteli olması için hepimiz tekrardan bir olup sesimizi daha güçlü bir şekilde duyuralım. Ondan sonra yine ağaçları, çevreyi koruyalım, gerekirse ağaç için demoktatik eylemleri birlikte yapalım.
Hastaneler hakkında konuşulması gereken o kadar çok sorun ve sıkıntı var ki saymakla bitmez ama sizinle paylaşmak istediğim bir örnek daha var. Geçenlerde bir arkadaşım panik atak rahatsızlığı için devlete ait ruh ve sinir hastalıkları hastanesinden psikiyatri bölümünden randevu alıp gidiyor, tam sorunlarını doktora anlatmaya başlamışken, doktor saygısızca “kısa konuşun fazla vaktimiz yok, muayene sürelerimiz 10 dakika ile sınırlı” diyor. Arkadaşım şaşırıyor, psikolojik sorunların bu kadar çoğaldı bir zamanda, bu iş üzerine uzmanlaşmış hastaneye, doktor hastanın anlatacaklarının yarısını bile dinlemeden ilaç yazıp yollayabiliyor. Arkadaşımda devletin layık gördüğü 10 dakikaya derdini tabii ki sığdıramıyor ve özel doktora gitmek durumunda kalıyor. Ülkemizde psikolojik rahatsızlık geçiren bir hastaya 10 dakika muayene süresini lütfedecek kadar cömert bir sağlık politikamız var.
İstanbul’daki başka bir sağlık sorunu da, nöbetçi eczane sayısı çok az sayıda. Arabası olmayan insanların nöbetçi eczaneye ulaşması mümkün değil. 15-20 mahallesi olan bir ilçede 2-3 tane nöbetçi eczane oluyor. İnsanların taksiye binecek parası yok, gece saati otobüs, minibüs yok, ilacını nasıl alacak?
Uyuma halkım, uyuma! Aç artık gözünü! Biz uyudukça, ses çıkaramadıkça, birleşip tepki göstermedikçe bunlar bize reva görülmeye devam edilecek. Hakkımız olan hizmeti söke söke almanın vakti geldi.
Sağlıkta bir diğer önemsenmesi gereken konu ise; sağlıksız gıdalar
Bize satılan gıda ürünlerini devlet yeterince iyi denetleyemiyor, artık her yediğimiz gıda da, içtiklerimiz de sağlığımızı yavaş yavaş bozan kanserojen ve zararlı maddeler var.
Gıda ürünlerinde sağlıksız imalat yapan tüm yerler sadece bi kere uyarılıp para cezası kesilmeli, 15 gün süre verilmeli ve yine düzelmezse bu bozuk düzen yahut tekrar ederse iş yerine imalat şartları düzeltilene kadar geçici kapama cezaları verilmelidir.
Yemek yenilen mekanlarda, lokanta, cafe restorant, pastane, fırın..vb imalathanelerde inanılmaz derecede hijyen sorunu mevcut. Burada halkın aklına tekrardan aynı soru işaretleri geliyor. Bize verilen değer, sunulan hizmet, hakkımız olan durum bu mudur? Başımızda ki devlet büyükleri sağlık hizmetlerinde olduğu gibi hasta olmanın başlıca sebeplerinden biri olan beslenme konusunda da bize verilmesi gereken önemi vermemektedir.
Halkın içinden gelen bir milletvekili adayı olarak size söz veriyorum ki, meclise girdiğim zaman parmak basacağım bir diğer önemli konuda bu olacaktır.
DIĞER HABERLER
-
BAĞIMSIZ TÜRKİYE PARTİSİ ÜMRANİYE BELEDİYE BAŞKAN ADAYI ERSAN GÖKGÖZ MELTEM TV'DE AÇIKLAMALAR YAPTI
15 Şubat 2024, 01:45 -
Partiler neden zengin adayları ilk sırada gösteriyor biliyormusunuz?
17 Temmuz 2022, 13:29 -
Şehidim ! Emanetin şerefimdir.
17 Temmuz 2022, 13:29 -
17 Temmuz 2022, 13:27
-
Asgari Ücretin Yükseltilmesinin En kolay Yolu bu videoda
05 Mart 2015, 13:26 -
Medyada Ersan Gökgöz… Özel Röportajımız…
19 Şubat 2015, 13:25 -
Batı ve Orta Karadeniz’in Sesi
28 Ocak 2015, 13:24 -
Ersan Gökgöz’ün Farklı Tespitleri
15 Kasım 2014, 13:23 -
Size Söz Veriyorum!
15 Aralık 2014, 13:21 -
Bana Oy Vermemeniz için Sebepler
14 Aralık 201413:20,